Pakistan'da ağır yük taşıtları kamyonlar, ustaların ince dokunuşlarıyla adeta rengarenk "sanat eserleri" haline geliyor.
Güney Asya ülkelerinde sık görülen "kamyon boyama", Pakistan'ın da en popüler uygulamaları arasında yer alıyor. Mal sevkiyatında kullanılan bu ağır yük taşıtları, Pakistan'da yolları renklendiren sanat eserleri olarak karşımıza çıkıyor.
Pakistan'da "kamyon boyama sanatının" kökeni 1920'lere kadar uzanıyor. İngiltere'den ithal edilen Bedford kamyonları, bu uygulamanın görüldüğü ilk araçlar oldu.
Nakliye şirketleri, okuma yazma bilmeyenler için sahip oldukları kamyonlara eklenen tahta paneller üzerine kendi logolarını tasarladı. Zamanla bu logolar şirketler arasındaki rekabetle daha süslü hale geldi.
Kamyon boyama sanatçısı Karaçili Hacı Hüseyin'in çalışmalarıyla bu uygulama daha da ilerledi. Avrupalı ve Amerikalı turistlerin, 1960 ve 1970'lerde Pakistan'a yaptıkları ziyaretlerin ardından bu ülkenin yollarını süsleyen kamyonlar, dünyaca tanınır hale geldi. Bugün artık büyük bir sektör haline dönüşen "kamyon boyama sanatı", doğrudan ve dolaylı on binlerce kişinin gelir kapısı oldu.
Her sürücü, kamyonunun yoldaki en iyi, en süslü, en renkli ve en beğenilen araç olmasını istiyor. Bu sebeple araç sahipleri, kamyonlarını süslemek için büyük paralar harcamayı da göze alıyor. Parlak renkler, gösterişli dekorasyonlar ve daha birçok detayı kamyonlarda görmek mümkün. Kamyonları kiralamak isteyenler de şık ve yeni boyanmış olanların daha iyi durumda olduğunu düşünerek bu tür araçları kiralamayı tercih ediyor.
Uzaktan bakıldığında tüm kamyonların sanki benzer şekilde boyandığı izlenimine kapılmak olası ancak hemen her kamyonda farklı dekorlara ve bunların içerisine saklı hikayelere rastlanıyor. Kamyonlara manzara, çiçek desenleri, milli kahramanlar, dini isimler, askeri liderler, şairler, hayvan figürleri veya destanları anlatan dekorlar resmediliyor. Göz alıcı ve ışıl ışıl parlayan kamyonların dışı kadar iç dizaynına da önem veriliyor.
Kamyon boyama denilince tüm Pakistan, bu uygulamanın doğduğu kent Karaçi'yi işaret etse de bugün Ravalpindi, Peşaver, Lahor ve Kuetta gibi şehirlerin de kamyon boyama merkezlerine dönüştüğü söylenebilir. Başkent İslamabad ile Ravalpindi arasındaki kara yolunun hemen yanında genişleyen küçük bir sanayide kamyon boyama faaliyetleri yürütülüyor. Boyacılar, kaynakçılar, kornacılar ve elektrikçiler, buraya park eden araçları yenilemek ve dekore etmek için çalışıyor. Burada kamyon boyayarak geçimini sağlayan Alemgir Han, çocukken heves duyduğu bu sanatı 20 yıldan fazla süredir yapıyor.
Han, kamyonların boyanmasının Pakistanlılar için önemli olduğunu belirterek, "Bu bizim için bir zevk meselesi. Herkes kendi aracının daha güzel olması için uğraşıyor. Bu sanatla Pakistan'ın adı dünyada öne çıkıyor" dedi. Araçların boyanma süresinin talep edilen desenlere göre değişiklik gösterdiğini ifade eden Han, boyama ücretinin de küçük araçlarda 160 bin rupiden (yaklaşık 15 bin TL) başladığını söyledi.
Alemgir Han'a kamyonunu boyatan Muhammed Hanif de "Kamyonum, Londra'ya gidecek. Biz bunu önemsiyoruz. Pakistan'ın önemli bir kültürü bu" diye konuştu. Bugün artık ünü ülke sınırlarını aşan boyama sanatı, motosikletten üç tekerlekli rikşalara, otomobillerden otobüs, uçak ve trenlere kadar hemen her vasıtada görülebiliyor.